Ayfer Yavi
GAULT&MILLAU TÜRKİYE TURU BULUŞMALARININ İLKİ URLA’NIN  TOSKANA’SINDA…

Sözen Grup Ceo’su Gökmen Sözen önderliğinde Türkiye’ye kazandırılan Gault&Millau, gastronomi alanında dünyada en çok bilinen ve takdir edilen iki rehberden biri.

Gault&Millau Türkiye Turu kapsamında gerçekleşenSignature Dining Experience’in ilk ayağı Urla’da gerçekleşti. Urla son yıllarda bir Toskana Vadisikimliğine bürünerek, şarap ve fine dining alanında hızla yükselen değerimiz oldu.

Gerek butik şarapçılık, bağlara yapılan yatırım, zeytinyağı üretimiyanısıra fine dining restoranlarla bu yolculuk bütünleştirilerek muzazzam bir turizm noktası haline gelmiş.

Gayet kalabalık bir misafir topluluğu ile ağırlandığımız UrlaVadisi’nde ilk geceTeruar’daydık. Teruar’ın şefi eğitimini İtalya’da tamamlayan Osman Serdaroğlu, SorrentoRistoranteTorre del Saracino”’da ve Sicilya’da “Ristorante La Madia” gibi Michelin yıldızlı restoranlarda çalışmış.

Daha sonra Italya’da çok yaygın olan agro turizm projesini geliştirmek için Urla’ya yerleşerek, 2020 yılında Teruar Urla” hayata geçirmiş. Osman şefin düsturu; küçük üreticiyi desteklemek, bölge mutfağını ve ürünlerini ön plana çıkarmak, mevsimsel ürün kullanmak , yaratıcıkla bu tabakları taçlandırmak.

Kendi broşüründe de bunu rahatlıkla takip edebildik. Bahçesinden; kınalı bamya, domates, patlıcan, salatalık acur, Urla Yarımadası’ndan; mavi kuyruk karides, Girit kabağı, koruk, zeytinyağı, Çeşme kavunu, ton balığı, İzmir civarından; Bergama tulumu, Ödemiş patatesi, Datça bademi, Belevişeftalisi gibi yerel ürünleri kullanarak hem üreticilere desteğini sürdürüyor, hem de sanki Slow Foodfelsefesini içselleştiriyor.

Bu gece tam bir damak şenliği yaşattı bizlere. Amuse bouche; fesleğen kroket, yaz kızartması, içi Bergama tulumlu domatesle başladık. Sanki taze fasulyenin kendisini ağzınızda hissettiren bubble , akra balıklı kınalı bamya, Özbek’in karidesi süt mısır ve siyah sarımsak eşliğinde… diye devam eden menü, Macahel balı, polen ve papatyalı bir dondurma ile sonlandı. Zaten Gault&Millau Türkiye’den “En İyi Sürdürülebilirlik Ödülü”nün sahibi Şefin bunu ne kadar hakettiğinigurur duyarak söyleyebilirim.

Ben Urla-Çeşmealtı arasındaki Ayşe Hanım konağında konakladım ve bahçesine hayran kaldım. Gault&Millau Türkiye Turu kapsamında gerçekleşen öğle yemeğinde Key Urla içindeki An UrlaRestorant’da, sevgili Seray Öztürk’ün mutfağını yansıtan bir ağırlama yapıldı. Aynı bölgedeki Manej Urla’da Sözen Group Ceo’suGökmen Sözen, 6-7 Kasım 2025 tarihlerinde İstanbul’da 10. yıl dönümü kutlanacak Gastromasaİstanbul Uluslararası Gastronomi Konferans & Fuarı’nın gelişimi, ülkeye katkısı ve gelecek hedefleri hakkında bir basın açıklaması yaptı.

Manej’de özel reçetelerle hazırlanmış, Avant-GardeSpirits tarafından ikram edilen kokteyllerden lavantalı olanı çok beğendik. Gala gecesine geldiğimizde oldukça kalabalık bir topluluk halinde yeniden Teruar’ın muhteşem bahçesindeydik. Gökmen Sözen çok değerli bir etkinlik oluşturmuştu; yerel şeflerle yabancı şeflerin tecrübelerinin dansı diyorum ben bu buluşmaya.

Zaten Gökmen ülkemize gastronomi alanında katkısı asla yatsınamayan işler gerçekleştirmiş bir lider. Bu sayede gastronomi okuyan öğrenciler, yurt dışına gitme imkanı olmayan gençler, akademisyenler, çiftçiler, üreticiler, restoran sahipleri, şefler, STK’lar, Kamu kuruluşları, özel sektörü 10 yıldır buluşturan dev bir etkinlik Gastromasa. Sanki Italya SlowFood’un Terra Madre felsefesinde. Türkiye ve İtalya’dan dört değerli şefin hazırladığı 8 course’luk menü tadımladık.

Gault&MillauTürkiye 3 Toques Ödüllü ve 2025 Gault&MillauTürkiye En İyi Sürdürülebilirlik Ödülü’nün sahibi Teruar Urla’nın Şefi ve Kurucusu Osman Serdaroğlu, Gault&Millau Türkiye 3 Toques Ödüllü VinoLocale’nin Şefi ve Kurucusu Ozan Kumbasar, Şef & Mekan Sahibi Luigi Taglienti ve Executive Şef Karime López’in imzasını taşıyan menüye, her bir course için ayrı şarap eşleşmesi yapıldı.

Şef Ozan Kumbasar’ın hazırladığı “çiğ deniz tarağıve Ajo Blanco” ya Hus Emir (2024) şarabı eşlik etti. İkinci course’ta, Şef Osman Serdaroğlu’nun imzasını taşıyan “Pelit peynirli brûléeile MMG Şatomet – Bornova Misketi (2024) şarabı tadımladık.

Üçüncü course’ta, Şef Karime López “Meksika’dan Kartpostallar” kırmızı karides ve macha-pesto soslu ,Çakır Vriula Sauvignon Blanc (2024) şarabı ile servis edildi. Dördüncü course Şef Ozan Kumbasar’dandı ; çiğ deniz tarağı ve uykuluk ile hazırlanmış kızarmış ekmek. Beşinci course’ta ise Şef Luigi Taglienti, limon ve taze otlarla zenginleştirilmiş “istiridye risottosu” ile aslında damaklar dinlenmiş ferahlamış oldu.

Şarap olarak Statera Fumé Blanc (2024) tercih edilmişti. Altıncı course, Şef Karime López’in domatesli, rezene aromalı, levrek fileto Borda Chardonnay(2023) ile servis edildi. Yedinci course, şef LuigiTaglienti tarafından hazırlandı: Lemon Cream. Finali Şef Osman Serdaroğlu inci tatlısı ve Urla Symposium(Bornova Misketi – 2024) ile sonlandırdı.

Böylece Gault&Millau Türkiye ‘Signature DiningExperience’ serisinin ilk buluşması Urla’da sona ererken, Sözen Grup Ceo’su Gökmen Sözen ikinci buluşmanın da Karma Bodrum’da yapılacağını müjdeledi. Buluşmada; Antalya’nın önde gelen restoranlarından 7 Mehmet’in üçüncü Kuşak Temsilcisi ve Executive Şefi Mehmet Akdağ, Gault&Millau Gürcistan listesinde 3 Toque’a sahip, Tiflis’in gözde mekanlarından Littera Restaurant’ınkurucusu ve şefi Tekuna Gachechiladze, Beyrut’un ünlü şeflerinden ve uluslararası danışman olarak kariyerine devam eden Şef Joe Barza yer alacak.

Türkiye’nin gastronomi alanında ileri taşıyacak etkinlik serisi, yoluna diğer şehirlerde gerek yerli,gerekse yabancı şeflerle devam edecek. Biz de herkese ulaşması adına yanlarında olacağız.