Üç yeni yetenek, mükemmeliyet ve bağlılıkları nedeniyle MICHELIN Özel Ödülleri ile onurlandırıldı

MICHELIN Rehberi, Türkiye için 2026 restoran seçkisini açıklamaktan memnuniyet duyuyor. Bu yılki seçki, Kapadokya’dan ilk kez listeye giren restoranlar dahil olmak üzere toplam 54 yeni restoranı içeriyor. 

Gelenek, misafirperverlik ve teruar konusundaki derin kökleriyle Kapadokya, müfettişler üzerinde güçlü bir izlenim bıraktı. İstanbul, İzmir, Muğla ve artık Kapadokya; Türk gastronomisinin çeşitliliğini ve kimliğini yansıtan 25’ten fazla mutfak tarzıyla zengin bir mozaik sunuyor.Ayrıca, önümüzdeki yıldan itibaren MICHELIN Rehberi’nin ilk kez tüm Türkiye’yi kapsayan bir seçki sunacağı ve ülkenin ilk ulusal seçkisini oluşturacağı duyuruldu. 

Daha fazla bilgi Ocak 2026’da paylaşılacak. MICHELIN Rehberi Uluslararası Direktörü Gwendal Poullennec: “Bu yeni seçki, Türkiye’nin gastronomi kimliğinin gücünü ve olgunluğunu ortaya koyuyor. İstanbul, İzmir, Muğla ve artık Kapadokya’da müfettişlerimiz; geleneğe bağlı kalırken yaratıcılığı cesurca benimseyen, teruar çalışmalarının merkezine yerleştiren ve daha sorumlu pişirme yöntemlerine kendini adayan şefleri belirledi. Ülke genelinde karşılaştığımız çeşitlilik, yetenek ve samimiyet; derinliği ve özgüveni giderek artan bir gastronomi sahnesinin varlığını doğruluyor” dedi.

Bu yeni genişleme ile müfettişlerimiz, 2026 seçkisine Kapadokya’dan 18 yeni restoranı dahil ettiler. Müfettişleri en çok etkileyen ise bölgenin ruhu oldu. Efsanevi Türk misafirperverliğinin ve büyüleyici manzaraların ötesinde, Kapadokya; hayatın yalın zevklerini acele etmeden tatmaya davet eden rahat ve sıcak bir atmosfere sahip. Bu anlayış, yemeklere de yansıyor. Gelenek, saygı ve teruar burada derin bir anlam taşıyor. Pek çok şef, nesiller boyunca aktarılan tariflere ve tekniklere sadık kalarak, yüzyıllardır varlığını sürdüren ve bugün hâlâ misafirleri büyüleyen lezzetler sunuyor. 

Bir restoran daha iki MICHELIN Yıldızı ile ödüllendirildiİzmir’in 2024’teki ilk seçkisinde bir MICHELIN Yıldızı kazanan Vino Locale, bu yıl iki yıldıza yükseliyor. Şef Ozan Kumbasar, Türk teruarını Tayland, Japonya ve ötesinden gelen ince dokunuşlarla harmanlayan bir mutfak sunuyor. İzmir’in hemen dışında, yeşillikler içinde konumlanan Vino Locale, bulunduğu yere gerçekten ait bir hissiyat yaratıyor. Kumbasar çifti, yerel ve mevsimsel malzemeleri öne çıkarmaya odaklanırken; menü, toprak, deniz ve yeşillikler arasında zarif bir geçiş yapıyor ve her zaman karakter ile kimliği harmanlıyor. Seray Kumbasar’ın servis anlayışı ve şarap eşleştirmeleri ise deneyimi daha da yüceltiyor; derin bir profesyonellik ve sıcaklık yansıtıyor. Vino Locale İzmir’de İki MICHELIN Yıldızı alan ilk restoran oldu. Ayrıca, Türkiye’de bu dereceye ulaşan ikinci restoran olarak TURK FATİH TUTAK ile aynı sahneyi paylaşacak. Üç yeni restoran ilk MICHELIN Yıldızlarını kazandıBu yıl üç restoran, Bir MICHELIN Yıldızlı restoran ailesine katılıyor; her biri ürün, mekan ve kişisel kimliğe dayalı özgün bir vizyon ortaya koyuyor.

Revithia, neredeyse unutulmuş tariflerden ilham alan ve modern dokular ile derin lezzetlerle yeniden hayat bulan mutfağıyla Kapadokya’ya ilk MICHELIN Yıldızını kazandırıyor. UNESCO tarafından tanınan Kayakapı bölgesinde yer alan restoran; sütte pişirilen kuzu, fermente tahıllar ve sütle hazırlanan tarhana çorbası gibi bölgesel gelenekleri, Şef Duran Özdemir’in canlı ve ifade dolu menüsünde onurlandırıyor. Yerel soslar ve tatlar da bu özgün mutfağın karakterini şekillendiriyor.İstanbul’da, Şefler Kenan Çetinkaya ve Pınar Korgan Çetinkaya’nın liderliğindeki Araf, açık ateş etrafında tasarlanmış küçük ve karakter dolu tezgah restoranıyla ilk MICHELIN Yıldızını alıyor. Restoran; lezzeti, ürün bütünlüğünü ve tekniği önceliklendiren bir mutfak sunuyor. Samimi ve cesur yaklaşımıyla, Türk lezzetlerinin derinliğini en saf haliyle ortaya koyuyor.